-
Günümüz Tehlikesi Influencer
Son birkaç yılda adını sürekli duyduğumuz moda olan bir meslek. Para mı? Müthiş kazandırdığını tahmin edebiliriz az çok. Popüler insanların ve takipçisi yüksek kişilerin mutlaka yaptığı bir eylem. Popüler olmak bana kalırsa epey zor. Kolay olduğunu düşünenler vardır mutlaka. Tabi popüler olduktan sonra o tahtta kalabilmekte başarı. Buna lafımız yok, herkes ünlü olsun, başarılı olsun Peki bu influencerlar ne iş yapar? Önemli markalarla iş birliği içindedirler. Markanın ürünlerini sosyal medyadan pazarlayan kişilerdir. Yani bir nevi tanıtım. Reklam yüzü. Markalar ünlü kişilerle çalışmayı daha çok tercih eder. Link link link gördüğünüz yerden sessizce kaçın. Çekilişleri de unutmamak gerek, kutu açmalar, ben denedim öneriyorum sözcükleri havada uçuşurken bizim gariban insanımız da…
-
Ezgisel Hız
Sen benden gittiğinden beri Yaşamın anlamı kalmadı gözlerimde Gülüşüm söndü, dindi gözümün feri Güzel günlerimiz kaldı defterimde Sesini duyamadığım her saniye Çekilir kanım damarlarımdan Duyarım sessizliğini bir gün biter diye Silerim ardından gecelerimi anılarımdan Seni sevmeyi istemiştim oysa Ne olurdu ki penceremden güneş doğsa? Acılar denizinde yelkensiz yolcuyum Rüzgâr hızlı ve sert Ve kaptana gelmiş bir duyum: “Gemi batıyormuş, hayaller olmuş dert.” Defterimde yazılıydı aşkımız Yazmıştım senden bana son hatıra olması için Bilirdim, kesişmezdi bir daha yollarımız Seni hatırladıkça ağlardı kalbim için için Kalbimin ezgisi elimde çalıyordu Ve dünyanın son ışığı iki boşluk içinde yaşıyordu…
-
Gökyüzündeki Yelken
Alalım bu gece hayallerimizi Alalım bu gece nefesimizi Bakalım bir kez daha birbirimize Açalım bir yelken ardından, özlemimize Elini tutayım bir daha, bakarken denize Sular, mürekkep olsun; gökyüzü kâğıt Anlatalım sevgimizi birbirimize Yakalım bütün acılarımızın arkasından bir ağıt Düşlerimde düşerim yollara, gelirim sana Özlemin doruklarında yaşamaktayım Kopamam senden, geçerim benliğimin ardına Sesin, yaşamakta olduğum son ayım Buluşalım yeniden, her yeni günde Kavuşalım artık, gelelim kendimize Yeniden yaşat hayatımızı gülüşünde Ve suskunluğumuz kalsın bize…
-
İçten Kanayan Yaralar Zehirler
Bizim gibi kalbinde yarayla doğanlar bilirler yaşadıklarımızı. Sevginin insanın içine işleyen bir zehir oluşunu yaşamışızdır hepimiz bir gün. Ellerimiz, kalbimiz, gözlerimiz ve daha fazla parçamız, en az bir kere acı çekmemiş midir? Hissetmemiş miyizdir acaba öldüğümüzü içten içe? Kendimizle baş başa kaldığımız dakikaları değerlendirmeyi düşünürken nasıl bir acı çekmiş olduğumuzu düşünüyoruz aslında her geçen dakikanın içinde. Bu his, içimizi kemiren, bizi günden güne yıldırmaktaydı. İnsanları tanımıyor olduğumuz hissini damarlarımıza aşılıyordu bir yandan da. Güneşin batmadığı ilişkilere güneş olanların bile hayatınızı koskocaman bir karanlığın içine bıraktığı günleri yaşıyorsunuz belki de sizler de. Bu zehri paylaşan paydaşlarız aslında hepimiz, biz insanlar, ne yazıktır ki böyle şanssızızdır. Aslında ben de öyle bir yaralı…
-
Şiir kendisinin şiir olduğunu bilemez
Aklımı yaşadım akılsızlaştım, Kalbimi yaşadım kalbim pof diye kayboldu ortalıktan. Güveni tattım, bıçak güvenin arkasındaymış, onunla karşılaştım. Yakınım dediklerim sanki duymuşlar gibi uzaklaştılar. Şarkı dinledim 100. dinleyişimde bıktım. Tanrıya inandım, düştüğümde yanımda değildi. Göremeyince bıraktım. Şeytana taptım, Meğersem şeytanın terimi, alkol ve seks değilmiş bunu da yaşadım. İnsanların gözlerine baktım. Her insandan daha fazla şey gördüğüm için görmeyi bıraktım. İyiliğin içindeki kötülüğe alıştım, kötülüğün içindeki iyiliğe kandım. Çok gezmek, çok okumak istedim. Çok gezdikçe ait olduğum mekânı unuttum. Çok okudukça yoruldum. Aynaya baktığımda beğenemedim kendimi. Karşımda başkası durdu hep. Karakterim hem çok güçlüydü hem savunmasız. Bir savaşta yenildim. Tekrar doğdum kazanmak için, tekrar savaşa koştum. Tekrar yenildim. Bombalar, ateşler, yanan…